Son zamanların en çok konuşulan diplomatik zirvelerinden biri gerçekleşti ve dünya basını, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ilgili çarpıcı yorumlarla dolup taştı. Zirve, uluslararası ilişkilerde önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Pek çok uzman, Putin'in bu zirve sonucunda ciddi bir diplomatik kayba uğradığını iddia ediyor. Özellikle Batılı ülkelerin birleşik bir duruş sergilemesi, Putin'in stratejik planlarını sorgulamasına neden oluyor. Bu durum, aynı zamanda Rusya'nın uluslararası arenada geçirdiği değişimlerin de bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Ayrıca, zirve sırasında yaşanan gelişmeler ve taraflar arasında yapılan müzakereler, Putin'in daha önceki diplomatik zaferini sarsan bir tablo oluşturdu. Batılı liderler, bir araya gelerek güçlü bir birliktelik sergiledi ve bu durumun Rusya'nın uluslararası etkisini azaltma potansiyeli taşıdığı belirtildi. Birçok analist, Putin’in zayıflayan konumunun yalnızca NATO ile olan ilişkileriyle sınırlı kalmadığını, aynı zamanda Asya-Pasifik bölgesinde de etkilerini yitirdiğini belirtiyor. Özellikle Çin ile olan ilişkilerin gözden geçirilmesi gerektiği vurgulanıyor. Putin için bu dönemin, eskiye oranla daha riskli olduğunu söylemek mümkün.
Birçok ülke, zirvenin ardından yaptıkları açıklamalarda Putin’in bu durumu kontrol altına almak için yeni stratejiler geliştirmek zorunda olduğunu düşünüyor. Batılı ülkelerin alacakları önlemler ve birlikteliği, Putin’in elini ne kadar zayıflatacak? Uzmanlar, bu süreçte Rusya'yı daha izole bir konuma sürükleyebileceği gibi, Putin'in de iç politikada daha sert önlemler alma gerekliliği hissedeceğini öngörüyor. Bu ülkeler, Rusya'nın askeri harcamalarını artırmasının yanı sıra, yurtiçindeki muhalefeti bastırma eğiliminde olacağına dair endişeleri dile getiriyor.
Sonuç olarak, gerçekleşen zirve ve onun ardından ortaya çıkan yorumlar, Putin'in yıllardır sürdürdüğü dış politikada önemli bir dönemeç olduğunu gösteriyor. Kuzey Afrika'dan Asya'ya uzanan devasa bir etki alanına sahip olan Rusya, bu zirveyle birlikte Batılı ülkelerin ortak duruşu karşısında ne denli zayıflayacak; zamanla göreceğiz. Ancak dünya, bu gelişmeleri artan bir dikkatle takip edecek.